Haziran 18, 2012

rüzgar bizi götürecek

"Muhakkak ki bütün insanların birer ruhu vardı, ama birçoğu bunun farkında değildi ve gene farkında olmadan geldikleri yere gideceklerdi. Bir ruh, ancak bir benzerini bulduğu zaman ve bize, bizim aklımıza, hesaplarımıza danışmaya lüzum bile görmeden, meydana çıkıyordu... Biz ancak o zaman sahiden yaşamaya,
-ruhumuzla yaşamaya- başlıyorduk. O zaman bütün tereddütler, hicaplar bir tarafa bırakılıyor, ruhlar birbirleriyle kucaklaşmak için, her şeyi çiğneyerek, birbirine koşuyordu."

Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali



Bir korku anı. Lunapark. Göğe bakıyorsun. O kadar yüksektesin ki. Yükseklik korkun da yok halbuki. Yükseklik korkusunu sende barındırmayacak güçlü bir uçma arzusu var. Ama bir korku var. Açığa çıkan bir ruh görüyorsun. Bilincini kontrol edememek gibi. Kendini ele veriyorsun. Yüzleşiyorsun. Hayatının en güzel anlarından biri. Hiç tasarlamadan içinin göğe bağırması. Hayatının en güzel anlarından biri çünkü hayat boyu içini duyamadığını düşündün. İçini duyamadığını düşünmek: düşüncelerinin nereden geldiğini görememek. Kendine ulaşamadığını düşündün. İçte erişemediğin bir şeyler var gibi geldi. Bu yüzden fallara inanırsın, işaretlere de. Eğlenirsin gibi gelir ama önemsersin. O ana kadar, keşfedemediğin bir içle kavga ederdin. Ne istiyorsun söyle derdin. Ta ki o ana kadar. Bağırmaya. Rüyadan uyanırken bağırmaktan daha çok açığa çıkmış bir bilinçaltıyla. Bir isim. Hayatının en güzel anlarından biri. Ne olursa olsun. Hayatının en kendini kaybetmiş ve en kendinde anı. Hayatının en güzel anlarından biri.

"bir an
ve sonrasında hiç
bu pencerenin arkasında gece titremede
ve yeryüzü giderek durmada
bu pencerenin arkasında bir bilinmez
seni ve beni merak ediyor
ey baştan aşağı yeşil
yakıcı anılar gibi ellerini,
bırak benim aşık ellerime
ve dudaklarını
varlığın sıcak duygusunu
benim sevdalı dudaklarımın okşayışına bırak
rüzgar bizi götürecek
rüzgar bizi götürecek"


Füruğ Ferruhzad

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder